Bahar Bilen yaptığı açıklamada, “Pandemiden bu tarafa esnaf çok ağır günler yaşıyor, küçük esnafın ağır ekonomik koşullar altında olduğunun altını çizmek zorundayız. “Döviz girdileri ve enerji fiyatlarının yükselişi, kira, kira stopajı ve dolgun personel giderleri küçük esnafı derinden etkilemekte. Kira artışları ile ilgili öteden beri arabulucular olmalı diye haykırıyoruz. BAĞ-KUR ve SGK prim gün sayısı eşitlenmeli, söz verildiği gibi esnafımızın mağduriyeti, adaletsizlik giderilmelidir. Alınan ekonomik tedbirler ile ilgili görünen o ki, vergi toplama modeli tabana yayılmış, dolaylı vergiler ile küçük esnafın yok olmak üzere gelmiş, alım gücünü yitirmiş işçi, memur ve emekliden toplamaya yönelmiş, bu kolaycılık suistimallere açık sistemi yanlış buluyoruz” dedi.

Esnaf teşkilatı olarak çok rahatsızız

Bilen vergi oranlarından ve dağılımdan rahatsızlıklarını dile getirerek şu ifadelere yer verdi; “Vergi toplama modeli Türkiye’de temelden değişmelidir. Tüketici üzerinden değil, tarladan, fabrikadan, üretimin başında olanlar üzerinden denetlenmeli, kayıt dışı ve merdiven altı üretiminin de önüne geçilmiş olunur. Bu şekilde, tüketiciden vergi toplama modelinde esnafımız işin işinden çıkamaz hale gelmiş, merdiven altı diye tabir ettiğimiz kayıt dışı ekonomiye teşvik edilmiş olunmaktadır. Nüfus oranına karşı, kontrolsüz işletme çoğalmaları esnafımızı haksız rekabetlerle birbirine kırdırmakta olduğu gibi, kaotik bir ortamda ilerliyoruz. Bu durumdan esnaf teşkilatı olarak çok rahatsızız, aynı cinsten işletmeler arasında nüfusa oranlı mesafeler olmalı. Temel tüketim maddelerini % 1 KDV ile alıyoruz. Çıkışımız % 10 ile yapıyoruz. Arada % 9 fark oluşuyor”

Eskişehirlilerin merak ettiği soruyu cevapladı: Kiracıları ne bekliyor? Eskişehirlilerin merak ettiği soruyu cevapladı: Kiracıları ne bekliyor?

Esnafımızın kontrollü bir şekilde para kazanması sağlanmalı

Esnafın borçlarının çok fazla olmasından dolayı ticaretin aksamasından bahseden Bilen, “Bankalar ve İşletmelerimiz arasında eşit koşullarda ticaret yapılmıyor, POS işletim ücreti ve yüzde dörtlere varan komisyonlar kaldırılmalıdır. Zaten tüketicinin alım gücü düşük, kâr marjımızın üzerine bir de % 13 varan ekstra fark tüketiciye yansıtmak zorunda kalıyoruz ya da kâr marjımızdan feragat ediyoruz. Bu durum cirolarımızı ciddi manada etkilemektedir. Girdi ile çıktı eşitlenmeli, kısa vadede enflasyonla mücadelede esnafımızı bu yükün altından kurtarılmalı, tüketicinin alım gücünü artırılarak yansıtılmalıdır. Son zamanlarda çok fazla kapatanlar ve yerine yeni açanlar, devir sirkülasyonları olmaya başladı. Maliyet hesabı yapabilenler bir şekilde ayakta kalıyor ama bilmeyenler 6 ay veya bir sene içinde bir şekilde devrediyor veya kapatıyorlar. Sektörümüz rastgele birilerinin eline bırakılamayacak kadar önemli, söz konusu insan sağlığı olunca mutlaka liyakat getirilmelidir. Vergi toplama modeli kökten değiştirilmeli. Esnafımızın yüzde sekseni borç içinde, hesapları takibe uğramış, bunalım içindeler. Daha sağlıklı hizmet verebilmemiz açısından bu taleplerimiz gözden geçirilmeli, esnafımıza kontrollü bir şekilde para kazanması sağlanmalı, kaderine terk edip, alternatif çıkış yolları aramak zorunda bırakılmamalı” dedi.